-
1 yiyecek deposu
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yiyecek deposu
-
2 продовольственный склад
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > продовольственный склад
-
3 depo
склад, складское помещение, амбар, хранилище, бак, резервуар- basınç deposu
- benzin deposu
- buz deposu
- gaz deposu
- gümrük deposu
- hava deposu
- havalandırma deposu
- ısı deposu
- imbisat deposu
- kereste deposu
- kitap deposu
- lokomotif deposu
- petrol deposu
- sıcak su deposu
- silah deposu
- soğuk hava deposu
- su deposu
- takım deposu
- tramvay deposu
- yakıt deposu
- yeraltı depo
- yiyecek deposuİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > depo
-
4 depo
1) хранили́ще, склад, амба́рdepo bölüğü — воен. ро́та обслу́живания скла́да, складска́я ро́та
elbise deposu — вещево́й склад
petrol deposu — нефтехрани́лище
silâh deposu — оруже́йный склад; арсена́л
yiyecek depo su — продово́льственный склад
2) тех. бакbenzin depo su — бензоба́к
yag depo su — маслоба́к
3) разг. ходя́чая энциклопе́дия -
5 продовольственный
erzak °; besin °продово́льственный магази́н — yiyecek mağazası
продово́льственный склад — erzak deposu
продово́льственные това́ры — besin / gıda maddeleri
Продово́льственная програ́мма — Gıda Programı;
продово́льственная пробле́ма — besin / gıda sorunu
продово́льственная по́мощь — yiyecek / gıda yardımı
-
6 مخزن
Iمُخَزَّن1. kumanya2. cephanelik3. zahireIIمُخَزِّنstokçuAnlamı: stok yapan kimseمَخْزَن1. kilerAnlamı: ambar2. butik3. mahzenAnlamı: yer altı deposu4. kırk ambar5. ticarethane6. ardiyeAnlamı: genellikle ticaret eşyası saklanan yer, depo, antrepo7. ambar8. depoAnlamı: korunmak, saklanmak için bir şeyin konulduğu yer -
7 حاصل
حاصِل1. skorAnlamı: sonuç2. birleşikAnlamı: bir araya gelmiş3. küsuratAnlamı: artan, geriye kalan parçalar, küsur4. kilerAnlamı: ambar5. mahsulAnlamı: ürün6. akıbetAnlamı: bir şey veya bir durum için son, sonuç7. mahzenAnlamı: yer altı deposu8. hâsılatAnlamı: ürün, harman9. kırk ambar10. hâsılaAnlamı: bir işten elde edilen sonuç11. çıktıAnlamı: üretim sonucu ortaya çıkan ürün12. serencamAnlamı: bir işin, bir olayın sonu13. toplamAnlamı: toplama işleminin sonucu14. topluAnlamı: hep bir arada, toplanmış15. verimAnlamı: bir iş sonucu elde edilen, randıman16. üretimAnlamı: istihsal, insanların nesneleri sağlamak için doğal çevrelerini değiştirmeleri17. ürünAnlamı: doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul18. ambar19. ardiyeAnlamı: genellikle ticaret eşyası saklanan yer, depo, antrepo20. depoAnlamı: korunmak, saklanmak için bir şeyin konulduğu yer -
8 عنبر
عَنْبَر1. kilerAnlamı: ambar2. mahzenAnlamı: yer altı deposu3. kırk ambar4. ardiyeAnlamı: genellikle ticaret eşyası saklanan yer, depo, antrepo5. amberAnlamı: amber balığından çıkarılan güzel kokulu, kül renginde bir madde6. ambar7. depoAnlamı: korunmak, saklanmak için bir şeyin konulduğu yer -
9 مستودع
Iمُسْتَوْدَع1. kilerAnlamı: ambar2. mahzenAnlamı: yer altı deposu3. kırk ambar4. ambar5. ardiyeAnlamı: genellikle ticaret eşyası saklanan yer, depo, antrepo6. depoAnlamı: korunmak, saklanmak için bir şeyin konulduğu yerIIمُسْتَوْدِع1. yatırımcıAnlamı: yatırım yapan2. mudiAnlamı: (bankaya) para yatıran kimse